26 Ağustos 1922: Bağımsızlığın Son Yürüyüşü
26 Ağustos sabahı Kocatepe’nin serin rüzgârında sessizlik vardı.
O sessizliğin içinde bir milletin yüzyıllık yükü, işgalin utancı, bağımsızlık özlemi gizliydi. Mustafa Kemal Paşa, gözlerini ufka diktiğinde yalnızca bir hedef görüyordu: Özgürlük.
O gün başlayan Büyük Taarruz, yalnızca askeri bir harekât değil, Türk milletinin yeniden doğuşuydu. Yorgun, yoksul ama dimdik bir halk; tükenmiş bir ordudan doğan iman; ve hepsini tek bir iradede toplayan Gazi Mustafa Kemal… İşte o irade, 30 Ağustos’ta Dumlupınar’da zaferle taçlandı ve Anadolu’nun sonsuza kadar Türk yurdu kalacağını ilan etti.
Büyük Taarruz, bize şunu hatırlatır: Bağımsızlık, gökten inen bir hediye değildir. Bedeli kanla, fedakârlıkla, inançla ödenmiştir. Uykusuz geceler, yırtık çarıklar, aç mideler… Ama dimdik duran yürekler…
Mustafa Kemal’in “Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!” emri, yalnızca bir askeri komut değil; bu milletin bağımsızlık manifestosuydu. Çünkü Türk milleti için bağımsızlık, ekmekten, sudan daha kutsaldır.
Bugün 26 Ağustos’u anmak, yalnızca geçmişi hatırlamak değildir. O sabah Kocatepe’de yakılan özgürlük ateşini yüreğimizde diri tutmak demektir. Atatürk’ün açtığı yolda, gösterdiği hedefe yürümek, bu zaferin gerçek mirasıdır.
Çünkü biz biliriz ki:
Bağımsızlığın olmadığı yerde bayrak sallanmaz, ezan okunmaz, vatan olmaz.
Ve Atatürk’ün dediği gibi: “Ya istiklâl, ya ölüm!”



Benzer Haberler
Türkiye Cumhuriyeti 102 Yaşında
Lucia Franco- Gizli Saklı
Güllü'nün Kesin Ölüm Raporu Belli Oldu
1 Ekim Dünya Kahve Günü
Türk Edebiyatı Büyük Ustasını Kaybetti ; Yavuz Bülent Bakiler Hakka Yürüdü
MasterChef Türkiye’de Stüdyoda Kavga: Çağatay, Mehmet Şef’in Üstüne Yürüdü!
Kızılcık Şerbeti” RTÜK’ün Radarında
Hamsi Sezonu Açıldı: Tezgahlarda Bolluk ve Uygun Fiyat