Medya55

Doksan bir yıl önce bugün, 5 Aralık 1934’te, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde tarihi bir karar alındı: Türk Kadınına Seçme ve Seçilme Hakkı tanındı.  

Bu kararın arkasındaki irade çok netti: Mustafa Kemal Atatürk...

O, “Dünyada hiçbir milletin kadını, ben Türkiye’nin kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Ankara’nın kadınından daha fazla emek verdim diyemez” derken boş konuşmuyordu. Çünkü Kurtuluş Savaşı’nda cephe gerisini tutan, mermi taşıyan, yaralı bakan da kadındı; Cumhuriyet’i kuran kuran da.

Atatürk, 1930’da belediye seçimlerinde oy kullanma hakkını verdiğinde “Bu kadarı yeter” demedi.  

1934’te Anayasa’yı değiştirerek milletvekili seçme-seçilme hakkını da verdiğinde “Artık tamam” demedi.  

“Kadınlarınız örtülerini çıkarsın, okula gitsin, meslek sahibi olsun, siyasete katılsın” dediğinde de biliyordu ki bu haklar verilmez, alınır. O yüzden önce hakkını veren, sonra da almasını sağlayan bir lider oldu.

Bu, bir “lütuf” değildi; bir devrimin sonucuydu. Kurtuluş Savaşı’nda cephede mermi taşımış, fabrikada çalışmış, köyde tarlasını sürmüş kadınların hakkıydı. Halide Edip’lerden Latife Hanım’lara, Nezihe Muhiddin’lerden Afet İnan’lara kadar binlerce isimsiz ve ünlü kadın, bu hakkı söke söke aldı.

Fransa’dan 10, İtalya’dan 11, İsviçre’den 37 yıl önce…

Aradan geçen 91 yılda çok yol katettik ama hâlâ yolun yarısındayız.  

2025 Türkiye’sinde hâlâ kadın cinayetleri yüreğimizi yakıyor.  

Hâlâ Meclis’te kadın milletvekili oranı %20’lerde...  

Hâlâ eşit ücret, eşit terfi lafta kalıyor...

Atatürk’ün 91 yıl önce açtığı yol, bugün bizim yürüme sorumluluğumuz.  

O, “En büyük eserim” dediği Cumhuriyet’i kadın-erkek omuz omuza kurdu.  

Şimdi o Cumhuriyet’i gerçek anlamda eşit yurttaşların ülkesi yapmak da bizim borcumuz.

Bugün sadece bir kutlama değil, bir hesaplaşma günüdür.  

Genç kızlarımıza “sen de yaparsın” diyebilmek için önce “biz nerede eksik kaldık” diye sormak zorundayız.

5 Aralık bize şunu hatırlatıyor:  

Kadın hakkı, insan hakkıdır.  Ve insan hakkı ertelenmez.

91 yıl önce bir lider ve cesur kadınlar imkânsızı mümkün kıldı.  

Şimdi sıra bizde.

Eşitliğin yarım kalmış devrimini tamamlamak için durmak yok.  

Çünkü onlar durmadı, biz de durmayacağız.

Atatürk’e bir kez daha minnetle 5 Aralık Kadın Hakları Günümüz Yeniden Kutlu Olsun...