Medya55

Bu evi asla gerçekten terk edemezsin."

Bazı evler sadece sessiz değildir. Kendi sırlarını fısıldar, duvarlarında geçmişin yankıları gezinir. Eylül Evi de tam olarak böyle bir yer. 

Margaret ve Hal’in sudan ucuza aldığı büyük Viktoryen ev ilk başlarda bir rüya'ya benzese de eylül ayının gelmesi ile birlikte duvarlardan sızan kanlar, gizlice ismini fısıldayan bedelsiz sesler ve evin bodrumunda dolaşan bilinmeyen ama çok karanlık olduğu belli olan bir varlık, ve geçmişin hayaletleriyle dolmaya başlar.

Margaret aradan geçen 3 yıl boyunca evle tuhaf ilişki kurup hayaletlere ve akan kan'a karşı dayanıklılık sağlasa da durum Hal için öyle değildir ve evde geçirecekleri 4. eylül öncesi sessizce ortadan kaybolur.

Tam da bu sırada babasından haber alamayan Katherine’in t evde ilk kan damlaları belirirken eve gelmek istemesiyle işler daha da karışır.

Eylül Evi kitabı bana bazı anlarda Shirley Jackson’ın kalemini hatırlatsa da, bir yandan da evde durup dururken beliren hayaletleri ile American Horror Story'nin ilk sezonunu anımsattı...

Sizlerde lanetli gotik bir hikâye arıyorsanız, Eylül Evi sizleri de pişman etmeyecek.